|
||||
Esatlı’da Türk Tarihi yeniden yazılacak.
Değerli Mesudiyeli hemşerilerim,
Siz değerli okurlarımızla son zamanlarda yapılan arkeolojik çalışmalardan ve bu çalışmaların bilinen Türk Tarihi’nin tamamen değişmesi gereğinden bahsedeceğim hepimiz bugüne kadar okuduğumuz tarih kitaplarında Türklerin Anadolu’ya 1071 Malazgirt Savaşı’ndan sonra gelmeye başladıklarını öğrendik. Arkeoloji çevrelerinde özellikle Yunanlıların, tarihi gerçekleri kendi çıkarları doğrultusunda saptırma çabaları başarılı olmuş ve Türklerin Orta Asya kökenli bir göçebe medeniyet olduğu ve Anadolu’da istilacı bir kavim olarak Malazgirt Savaşı’ndan sonra var olduğu görüşü yüzlerce sene kabul görmüştür.
Son zamanlarda arkeolojinin ve bilim adamlarının yaptığı çalışmalarla bahsi geçen bu iddiaların yalan olduğunu ve Türklerin Anadolu’ya Malazgirt Savaşı’ndan çok daha önce yerleştiği yönünde kuvvetli kanıtlar gün ışığına çıkmaya başlamıştır. İşte bu yazımızda size bu kanıtlardan en önemlilerinden biri olan Mesudiye İlçemizin Esatlı Köyü yakınlarında bulunan Alaca Orta Terek Yazıtları’ndan bahsedeceğim.
Esatlı Yazıtları’nı bilim dünyasına tanıtan ilk kişi; amatör çalışmalarıyla 1984 yılında bahsi geçen yazıtları Esatlı köylülerinin rehberliğinde inceleyen ve bilim dünyasına kazandıran değerli hemşerimiz Azmi KARADUMAN, o yıllarda teknolojik donanımların çok pahalı ve ilkel olması nedeniyle Esatlı Yazıtları’nı iyi bir ressam olmasının avantajını da kullanarak resmetmiş ve ilk kopyalarını oluşturmayı başarmıştır. Hemşerimizin yıllar önce göstermiş olduğu kişisel gayretleri ile Esatlı Yazıtları’nın günümüzde defineciler ve doğa şartları tarafından tahrip edilmiş olan kısımlarıyla en azından kopyalarının günümüze kadar ulaşmasını sağlamıştır.
Esatlı Yazıtları’nın önemine gelecek olursak; Esatlı Yazıtları’nda ve kaya üstü resimlerinde, tahmini on bin yıldan başlayarak günümüze doğru aralıksız devam eden değişik dönemleri ve medeniyetlerin hâkimiyetini kapsayan, buna rağmen aynı kültürel özellikleri işaret eden ve günümüzde yaşanan Öz Türk Kültürü’nün özellikleriyle de önemli ölçüde benzerlik gösteren yazılar, figürler ve simgeler yer almaktadır.
Bu yazıtların tamamında Ön Türk Uygarlığı’nın izlerini taşıyan yazı stilleri, bezemeler, baskılar ve resimlerle birlikte biz Türkler için günümüzde bile önemli sayılan kutsal simgelere ve motiflere sıklıkla rastlanmaktadır. Esatlı Yazıtları bu yönüyle Orhun Abideleri’nden sonra Türk Dünyası için önemli bir anıt yapıt olmasının yanı sıra bu yazıtlar Anadolu toprakları üzerinde bulunan ilk Türk belgeleri olmaları sebebiyle Anadolu’da Türklerin varlığının binlerce yıl geriye çekilmesi için önemli bir kanıt niteliğindedir. Bu eserler sadece bu yönleriyle bile Türk tarihi için hazine değerinde, paha biçilemez belgelerdir.
Esatlı Yazıtları’nda Türk tarihi açısından önemli olan simgelere örnek verecek olursak; bu yazıtlarda eski Türkçe metinlere sıkça rastlanmaktadır ve yine Şamanizm, Gök Tanrı inançlarıyla ilgili birçok tören sembolleri, Şamanizm’de kutsal sayılan hayvan figürleri, Türkler için kutsal olan simgeler, kutsal ayinlerde kullanılan şaman davulları, Atlı Türk askeri betimlemeleri, Ergenekon Destanı’ndan resimli anlatılar bu makalemizde saymakla bitiremeyeceğimiz kadar çok yazı, resim ve kutsal simgeler yer almaktadır.
Hemşerimiz olan Azmi KARADUMAN’ın yakında çıkaracağı “Buluntuların Işığında Meletin Saklı Sırları 1” isimli kitabında Esatlı Yazıtları’ndan ayrıntılı olarak bahsedilmektedir. Bu kitabın yayınlanmasıyla beraber Esatlı Yazıtları’na bilim dünyasının dikkatinin çekilmesinin yanı sıra Anadolu Tarihçileri’nin ve Türkologların ilgi ve alakalarının da bu bölgeye odaklanmasına neden olacaktır. Mesudiye’nin Esatlı Köyü yakınında bulunan Esatlı Yazıtları’nda yapılacak araştırmalarla Türk tarihinin yeniden yazılarak Mesudiye Esatlı Yazıtları’nın kısa zamanda Türkiye ve dünya kamuoyunda gündeme oturacak ve bu bölge daha uzun yıllar Arkeoloji çevrelerinde araştırma konusu olacaktır.
Mesudiye için, Ordu için, Anadolu için, Türkiye için Türk Dünyası ve dünya insanlık tarihi için çok önemli olan bu belgelere Esatlı Yazıtları’na bir Türk evladı olarak sahip çıkmak ve korumak, bu topraklarda binlerce yıldır varlığını sürdüren ve tüm batılı istilacı kavimlere rağmen kültürel özelliklerini yitirmeden binlerce yıl koruyarak günümüze kadar getiren ve bu güzel vatanı bizlere emanet eden atalarımıza bir minnet borcumuzdur.
Tüm ecdadımızın ruhu şad, mekânları cennet olsun…
Saygılarımla
Oğuz KARADUMAN
okaraduman5278@hotmail.com
|
||||
|